Gönderen Konu: Uzun Hava  (Okunma sayısı 1742 defa)

Çevrimdışı YörüKızı

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 15
    • Profili Görüntüle
    • Halkoyunlarına sevdalı mısın?
Uzun Hava   
   Uzun Hava ya da düz hava, hava yakmak, yakım yakmak, ozannama okumak, hava ekmek, hava asılmak, yüksek hava, avaz; çıkışmak, kazındırmak, koşma koşmak (okumak), mani okumak, uzun kayda, engin hava gibi terim ve tabirler, yurdumuzda halk musikisi çalışmalarının başladığı ilk yıllardan itibaren kullanılmış ve çeşitli bilim adamlarınca çok kereler tanımlanmaya çalışılmıştır.

Uzun hava için; Seyfettin ve Sezai Asaf (1926:3),”Bunları halk şairleri terennüm ederler ki, Avrupa musikisinde mevcut olan resitatifin1 mukabilidir. Bu uzun havalar, usul ile çalınmaz, her sanatkarların arzusuna göre serbestçe çalınabilir.”, Gazimihal (1982:192), “Uzun havalar: usulsüz musikilere Anadolu’da umumiyetle bu isim verilir. Muhtelif nevi’leri vardır…”, Saygun (1937:60) “…ritm tamamiyle serbest olup; kelimeler “resitatif” e müşhabil bir suretle teganni olunur.” Ataman (1953:677) ise:
“Serbest ağızlar umumiyetle iki şekil gösterir. Ya resitativ’e yakın ağızlardır ki, muayyen kalıp ve ölçüde veya kadans halinde icra edilen ses gösterileri yahut da parlando2 rubato3 diyebileceğimiz tamamen serbest, yani söyleyenin kendi arzu ve zevkine göre nağmelerin uzatılıp kısaltılması tarzında (bu tabii her okuyanın yeni bir beste meydana getirmesi şeklinde bir başı boşluk olmayıp, yine muayyen bir üslup ve avazı olan bir icra tarzıdır) musiki tezahürleridir.”
demektir. Sarısözen (1962:4) uzun havayı; “Ölçü ve ritim bakımından serbest olduğu halde, dizisi bilinen ve dizi içindeki seyri, belli kalıplara bağlı bulunan ezgilere “uzun hava” denilir.” Şeklinde açıklamaktadır.

Çeşitli makale kitaplarda yapılan bu tanımların dışında, Ataman ve Yönetken uzun havaları gruplara daha ayrıntılı biçimde açıklamaya çalışmışlardır. Ataman (1964) gruplamayı şu şekilde yapmaktadır:

“Uzun havaların tonal ve yapı özelliklerini genel olarak aşağıdaki şekilde göstermek mümkündür.

1) Kelime Ritmine uymak suretiyle bir çeşit (Recitatif)e yakın, (parlondo Rubato), yahut (parlondo Reçitativo) diye bileceğimiz cinsten (okuyanın kendi zevkine bırakılmış, fakat belli tavır ve üslubuna uyarak çağrılan (icra edilen) serbest ölçülü ağızlar.
2) Kuruluşu birinci tip gibi, fakat sonundaki müzik cümlesini asılı bırakarak (Of), (Oy), (Vay), (Vah), gibi uzun veya kısa süren, yahut (Oy Oy), (Vah Vah), (Of Of) gibi, fakat sesle veya çalgı ile bağlantılı olanlar.
3) Yine birinci tip gibi, fakat sesle veya çalgı ile bağlantılı olanlar.
4) Yine aynı tipte, başta ortada ve sonlarda kırık hava ile bağlantıları olanlar.
5) Bu tiplere uymayan, fakat karakteristik serbest ölçülü (okuyanın keyfine tabi olmayan ağızlar.) Bu tip ezgiler tamamen ritm hisse vermemekle beraber, zaman zaman ritme girerler.”

Yönetken (1971), ölçüsüz musikileri şöyle gruplandırmaktadır:

“1) Tamamen ölçüsüz uzun havalar. Bunlar saz refakati olduğu zaman da saz gene ölçüsüz çalar.
2) Aralarında, baş ve sonlarında başta orada usulsüz pasajlar olan ezgiler.”

Halk müziğinin araştırması geliştikçe, konu hakkında daha geniş, bilgi ve yaklaşımların ortaya çıktığını, ancak buna rağmen yapılan lamaların, tek başına uzun hava konusunu açıklamaya yetmediğini yen Şenel (1991) tüm söylenenlerden bir bütünlük sağlamaya çalışarak havaları şu şekilde açıklamıştır:

“1) Serbest ritmlidir (Ölçüsüz, usulsüz, serbest ölçülü, serbest tartımlı tabirleri yerine…)
2) Dizi ve dizi içindeki seyri belli kalıplara bağlıdır.
3) Kelime ritmine uygun veya bir heceye bir not isabet eden Resitatif (Parloando Reçitative) veya Parlando Rubato tarzdadır.
4) Ritmli ezgilerle iç içe görülebilir: a) Aralarında, baş ve sonlarında ölçülü saz kısımları pasajlar olabilir, b) Esasta kırık, fakat başta, orada usulsüz pasajlar olabilir.
5) Kuruluşu 2. maddeye uymakla birlikte, sonraki müzik cümlesini asılı bırakan ve tekrarlanan (of, vah, oy oy) gibi terennüm katmalı olabilir vs.”

Araştırmacıların, uzun hava adı altında verdikleri bu örnekler, yaratıldıkları ve icra edildikleri bölgelerde değişik isimlerle anılmaktadır. Bunlar genellikle ezgi, aşık, olay, olayla ilgili şahıs, mahalli ağız, yer, ya da yöre, edebi tür, özel terimler, aşiret, vb. gibi adlarla belirtilmektedir. Yapılan çalışmalarda uzun hava örneklerinin isimlerinin verildiği, çeşit, şekil, biçim (form), ezgi, dizi ve konu gibi birbirinden farklı yaklaşımlarla değerlendirilip, ancak yeterli açıklama ve sınıflandırılmanın yapılmadığı görülmektedir. Markoff (1986) ise doktora tezinde topladığı ezgileri iki gruba ayırmıştır.
“1. Vokal melodiler;
a) Bölgesel isimlere bağlı. Maya, Bozlak (Türkmen ve Afşar), Hoyrat, Barak, Yol Havası, Gurbet Havası, Yayla Havası,
b) Etnik ve kabile isimlerine bağlı: Türkmeni. Varsağı, Afşar,
c) Ağıtlar: Ağıt, Mersiye,
d) Aşıkların adlarıyla ilgili Garip, Kerem, Emralı,
e) İslami- Tasavvufi Tarikatlarla bağlı: Kalanderi,
f) Divan edebiyatından alınmış terimler: Divan Müstezat, Semai

2. Instrumental Melodiler;
a) Solo Instrumental: Köroğlu, Kerem, Gazel, Lavik, Karakoyun,
b) Vokal ve Instrumental Melodiler için giriş (prelüd)ve ara saz (unterlüd) melodiler.: Ayak, Açış, Gezinti.”

Görüldüğü gibi uzun havalarla ilgili yapılan çalışmalarda “tür unsurlarını tam olarak tespit edememiş biçim ve kuruluş hususiyetleri, tematik hususiyetler yeterince tespit edilerek ortaya çıkarılamamıştır.” (Şenel 1991).
 
Türkü **** Alıntı.